Başlamak ne kadar zor olsa da bir kitaba, bitirdiğini görmek bir o kadar güzel.
Arka kapağında ki yazıya güvenerek aldığım bir kitaptı. Sonra kitap Ellie Enderlin'in günlüğü gibi anlatımla başladı. Okudukça fark ettim ki kitap içinde kitap yazmıştı Andrew Thorpe. Kitaplarda sevdiğim bir özelliktir aslında; kitap içinde kitap. Zevkli oluyor okuması. Olaydan olaya atlamak. Tabi olayları birbirinden koparmamak şartıyla.
Kitap içeriği ile kitabın adı tam olarak uyumlu.
Kitabı sevmemi sağlayan bir yönü ise Ellie'nin kahve gurmesi olması. Kahve ile ilgili bölümler çok hoşuma gitti açıkçası.
Aslında yazar; kahve, matematik, sevgi, sonsuz bir güven ve ölümü gerçekten güzel işlemiş.
Her ne kadar katili çok farklı bir zamanda anlatıp, olay örgüsüne soksa da başarılı olmuş.
Yani demek istediğim kitap her ne kadar ilgi çekici bir kitap olarak gözükmese de ilgi çekiyor. :)
Bir kesit;
.."Ormanın derinlerinde, çöktüm dizlerimin üstüne
Şaşkınlıkla bakakaldım solgun yüzüne
Ne yaptım ben güzel kızım sana böyle,
Tanrım ben ne yaptım"..
Şaşkınlıkla bakakaldım solgun yüzüne
Ne yaptım ben güzel kızım sana böyle,
Tanrım ben ne yaptım"..
uğur karadeniz
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder